Maç Önİzlemesi: Washington Wizards – Brooklyn Nets (30.03.25)

NBA Doğu Konferansı mücadelesinde Washington Wizards Capital One Arena’da Brooklyn Nets‘i konuk ediyor.

30 Mart Pazar günü saat 02:00’da başlayacak karşılaşma öncesinde gelin takımların son durumlarına birlikte göz atalım, keyifli okumalar.

Washington Wizards’ın Çöküşü: Tarihi Fiyaskolarla Dolu Sezon

2023-24 sezonu, Washington Wizards için adeta kâbus gibi geçiyor. 16 galibiyet ve 57 mağlubiyetle Doğu Konferansı’nın son sırasında yer alan ekip, son olarak Indiana Pacers karşısında aldığı 162-109’luk yenilgiyle tarih yazdı—elbette olumsuz anlamda. Bu karşılaşma, hem Wizards tarihinin en fazla sayı yediği maç olarak kayıtlara geçti hem de bu sezon NBA’de bir takımın attığı en yüksek sayıya sahne oldu. Pacers’ın 59 isabetli şutunun 48’inin asistle gelmesi, Wizards savunmasının ne denli dağınık olduğunun açık bir göstergesi.

Gelecek Umudu: Alex Sarr’ın Yükselen Performansı
Tüm bu karamsar tabloya rağmen, Wizards adına geleceğe dair umut vadeden bazı gelişmeler de yok değil. Özellikle geçen yılın ikinci sıradan seçilen Alex Sarr, sezonun ilk bölümündeki uyum sorunlarını geride bırakmış görünüyor. Mart ayında 17 sayı ortalamasının üzerine çıkan Sarr, hem hücumda etkinliğini artırdı hem de fiziğini daha iyi kullanarak pota altında güven verdi. Günden güne artan özgüveni, onu yeniden franchise oyuncusu adayı haline getirdi.

Tristan Vukcevic Sessiz ve Derinden Geliyor
Bir diğer dikkat çeken isim ise Tristan Vukcevic. Son 10 maçta 12.4 sayı ortalaması yakalayan genç oyuncu, son sekiz maçın dört tanesinde 17 sayıya ulaşarak hücumda istikrarlı bir alternatif olduğunu gösterdi. Özellikle dış şut tehditi ve sahadaki pozisyon bilgisiyle ön plana çıkan Vukcevic, yeniden yapılanma sürecindeki Wizards için değerli bir parça haline geliyor. Sezon her ne kadar büyük hayal kırıklığıyla sona erecek olsa da, genç oyuncuların gelişimi organizasyon için az da olsa teselli niteliğinde.

Brooklyn Nets’te Sezonun Sonu Karanlık Geçiyor

Brooklyn Nets sezona zaten düşük beklentilerle girmişti, ancak zaman zaman sergiledikleri mücadele ve sürpriz galibiyetlerle dikkat çektiler. Fakat son dönemdeki performansları bu olumlu tabloyu tamamen gölgede bıraktı. Takım son altı maçını kaybetti ve son 18 maçta yalnızca iki galibiyet alabildi. Bu süreçte Clippers’a 32, Raptors’a 30 ve Mavericks’e 19 farkla kaybetmeleri, moral bozukluğunu daha da derinleştirdi. 23 galibiyet ve 51 mağlubiyetle Doğu Konferansı’nda 13. sırada yer alıyorlar.

Cam Thomas ve Hücumun Dağılması
Takımın en skorer ismi Cam Thomas iki hafta önce yaşadığı sakatlık nedeniyle sezonu kapattı. Bu durum, hücumda zaten sınırlı olan Nets’in üretkenliğini daha da düşürdü. Cameron Johnson’ın sezon boyunca gösterdiği istikrarlı performans onu bir adım öne çıkarırken, D’Angelo Russell’ın formsuzluğu takımı hücumda iyice çaresiz bırakıyor. Son iki maçta sadece 5 sayı atan Russell’dan beklentiler çok daha yüksekti. Onun düşüşü, takımın hücum ritmini tamamen bozmuş durumda.

Yavaş Tempoyla Hasarı Azaltma Planı
Brooklyn Nets, NBA’de en yavaş tempoyla oynayan takım konumunda. Bu durum hem hücumda sınırlı üretim yapmalarına hem de savunmada eksiklerini gizlemeye yönelik bir strateji olarak öne çıkıyor. Ancak şimdi karşılarında ligin en hızlı tempolu dördüncü takımı var. Bu karşılaşmada Nets’in planı, oyunu mümkün olduğunca yavaşlatmak ve az sayıda top kullanarak savunmada yaşadıkları zaafları minimize etmek olacak. Ancak bu senaryo, sadece rakip hücumunun da kötü bir gün geçirmesiyle başarıya ulaşabilir.