Maç Önİzlemesi: Fenerbahçe Beko – Galatasaray (17.05.25)
17 Mayıs 2025Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi 30. hafta programında sahne alacak derbide Fenerbahçe Beko, Ülker Spor Salonu’nda ezeli rakibi Galatasaray‘yı konuk edecek.
17 Mayıs Cumartesi günü saat 18:00’da başlayacak ve her zamanki gibi beIN Sports ekranlarında canlı yayınlanacak karşılaşma öncesinde gelin takımların son durumlarını birlikte mercek altına alalım. Keyifli okumalar.
🟡🔵 Fenerbahçe’de Büyük Sezonun Kaderi Belirlenmek Üzere
Fenerbahçe Beko için 2024–25 sezonu şüphesiz harika geçti — ama henüz kazanılmış tek kupa Türkiye Kupası. Geride kalan performansa bakıldığında takımın mükemmele yakın bir sezon geçirdiği açık; ligde uzun süre tek yenilgiyle zirvede kaldılar ve EuroLeague’de Final Four’a yükseldiler. Ancak önümüzdeki bir buçuk ay, bu sezonun “gerçekten başarılı” olarak mı yoksa “kaçan fırsatlar” sezonu olarak mı hatırlanacağını belirleyecek. Son haftalarda yaşanan konsantrasyon düşüklüğü, üst üste gelen iki lig yenilgisiyle kendini gösterdi. Özellikle Beşiktaş karşısında alınan mağlubiyet (62 sayıda kalmışlardı) hem hücum verimliliği hem de özgüven açısından soru işaretleri doğurdu. Şimdi, EuroLeague Final Four öncesinde son lig maçında taraftarın önünde bir galibiyet alarak moral depolamak istiyorlar.
🧩 Sezon Boyunca Dalgalı Oyun Ama İyi Sonuçlar
Fenerbahçe sezon boyunca zaman zaman oyun kalitesi olarak inişli çıkışlı grafik çizse de, sonuca gitme konusundaki istikrarını korudu. En çok problem yaşadıkları pozisyon, net şekilde oyun kurucu rotasyonuydu. Sezona bu alanda eksik giren Fenerbahçe, zaman zaman Marko Guduric’i 1 numarada kullanmak zorunda kaldı. Bu çözüm kısa vadede işe yarasa da, uzun vadede sürdürülebilir olmadı. Ancak bu sorunlara yanıt sezon içinde bulundu: Eric McCollum transferi, özellikle yarı saha hücumlarında çözüm üretme noktasında ciddi katkı sundu. Diğer yandan Wade Baldwin, sezonun ilerleyen bölümlerinde geçen yılki seviyesine yaklaşarak Fenerbahçe’nin tempo ihtiyacını karşılamaya başladı.
🌟 Nigel Hayes-Davis: Takımın Gerçek Lideri
Bu sezonda bireysel anlamda en çok öne çıkan isim şüphesiz Nigel Hayes-Davis oldu. Savunmada gösterdiği çaba, hücumda üstlendiği sorumluluk ve özellikle kritik anlarda sahneye çıkması, onu takımın gerçek lideri hâline getirdi. Hem dış şut tehditi hem de fiziksel savunma katkısıyla her iki yönlü oyuncu profili çizen Hayes-Davis, bu sezon Fenerbahçe’nin en istikrarlı ve değerli parçası oldu. Final Four gibi üst düzey platformlarda da onun liderliğine büyük ihtiyaç olacak.
🎯 Sezonun Gerçek Değeri Final Four ve Playoff’ta Belirlenecek
Fenerbahçe’nin şu ana kadar ortaya koyduğu performans her ne kadar güçlü olsa da, kupalar kazanılmadığı sürece bu sezon “yarım kalan başarı” olarak kalabilir. Final Four’da güçlü rakipler onları bekliyor ve Süper Lig playoff’larında da derin kadrolarla karşılaşacaklar. Dolayısıyla bu sezonun gerçekten “tarihi” olabilmesi için hem EuroLeague’de final oynanması hem de Türkiye Ligi şampiyonluğunun gelmesi gerekiyor. Tüm parçalar hazır gibi görünüyor; şimdi onları bir araya getirme zamanı.
🦁 Galatasaray: Sezonun Sonunda Gelen Düşüş
Galatasaray, 2024–25 sezonunda genel tabloya bakıldığında fena olmayan bir yıl geçirdi. Türkiye Kupası’nda yarı final, Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde ise final oynayan sarı-kırmızılılar, özellikle Avrupa arenasında beklentilerin üzerinde bir performans sergiledi. Ancak son dönemde yaşanan düşüş de göz ardı edilemez: son beş lig maçının dördünü kaybettiler. Süper Lig’de sezonun son iki haftasına girilirken Galatasaray, altıncı sıra için Mersin ile çekişiyor. Bu sırayı elde etmek yeni sistemde önemli çünkü direkt play-off bileti kapacaklar, aksi durumda en az bir play-in maçı oynamaları gerekecek 7. sıradaki yerlerini garantilemek adına. Bu da zaten fiziksel olarak yıpranmış bir takım için istenen bir durum değil. Tabi 6. sırada kaldıklarında da bu sefer rakip Efes olacak…
🏀 Guard Üçlüsü Takımın Kalbiydi, Ancak Sakatlık Dengeleri Bozdu
Sezonun büyük bölümünde Galatasaray’ı taşıyan en güçlü yapı, Otis Livingston – James Palmer – Will Cummings üçlüsünün oluşturduğu dış oyuncu hattıydı. Livingston’un sakatlığı, hücum temposunu önemli ölçüde yavaşlattı ve özellikle geçiş hücumlarında üretim problemleri yaşandı ki yerine alınan Rob Gray’den de kısa bir süre faydalanabildiler, o da sakatlandı. Cummings’in istikrarı ve Palmer’ın skor potansiyeli zaman zaman devreye girse de, bu üçlünün birlikte sahada olması Galatasaray’ı çok daha tehlikeli bir takım haline getiriyordu. Tyrone Wallace beklentileri veremiyor ve hem Gray hem de Livingston’un yokluğunda, hücum organizasyonlarında ciddi tıkanmalar yaşanıyor.
🧱 Ön Alan Fiziksel Ama Tek Boyutlu
Galatasaray’ın uzun rotasyonu ise fiziksel olarak güçlü ama çift yönlü çeşitliliği kısıtlı bir yapıdan oluşuyor. Ebuka Izundu ve Angel Delgado, pota altında fiziksel temas ve ribaund gücüyle etkili olsalar da, ikisi de benzer profilde ve hücumda çeşitlilik sunmuyorlar. Özellikle set hücumlarında alan açma problemi yaşanıyor; bu da guardların bireysel yaratıcılığını daha da önemli kılıyor. Rakip savunmalar, bu tekdüze yapı karşısında kolay pozisyon alabiliyor ve Galatasaray hücumu tahmin edilebilir hâle geliyor.
🎯 Playoff Öncesi Zihinler Karışık
Galatasaray için bu sezonun finali, alınan başarılı sonuçlara rağmen belirsizliklerle dolu. Ligde hangi sırada bitirmenin daha avantajlı olacağı tartışılırken, esas mesele yeniden ritim bulup playofflara diri girebilmek. Eğer Gray döner ve guard hattı yeniden dengelenirse, (7. sırada bitirip play-in’de yeri koruyabilirlerse) Beşiktaş’a karşı oynanacak bir çeyrek final serisinde sürpriz ihtimali göz ardı edilemez. Ancak mevcut yapıda Galatasaray, eksikleriyle beraber çok yönlü bir takım olmaktan uzak. Bu da özellikle seri formatında, güçlü rakiplere karşı işlerini zorlaştırabilir. Yönetim ve teknik ekip açısından bu sezon, önemli başarılarla birlikte eksiklerin de net şekilde göründüğü bir “ölçüm yılı” oldu.


