Maç Önİzlemesi: Anadolu Efes – Yukatel Merkezefendi Belediyesi (12.10.25)

Maç Önİzlemesi: Anadolu Efes – Yukatel Merkezefendi Belediyesi (12.10.25)

12 Ekim 2025 Kapalı Yazar: baskethaber basket

Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi 3. hafta mücadelesinde Anadolu Efes, Turkcell BGM’de Yukatel Merkezefendi Belediyesi ile karşılaşacak.

12 Ekim Pazar günü saat 13:00’da başlayacak ve her zaman olduğu gibi beIN Sports 5 ekranlarında canlı olarak yayınlanacak karşılaşma öncesinde gelin takımların durumlarına birlikte göz atalım, keyifli okumalar.

🔵 Anadolu Efes: Eksik Uzun Rotasyonuna Rağmen Hücumda İyileşme

Sezona yoğun bir fikstürle, beş resmi maçla başlayan Anadolu Efes, şu ana kadar üç galibiyet ve iki mağlubiyetle istikrarlı bir tablo çizemiyor. EuroLeague’de Maccabi Tel Aviv galibiyetiyle iyi bir açılış yapsalar da, ardından Hapoel Tel Aviv ve Partizan karşısında gelen yenilgiler takımın dengesizliğini gözler önüne serdi. Özellikle Belgrad’daki Partizan deplasmanında maçın büyük bölümünü geride oynamaları, takımın fiziksel direncinin ve pota altı varlığının yetersizliğini bir kez daha hatırlattı.

Bu eksikliğin en büyük nedeni, Vincent Poirier’in sakatlığı. EuroBasket öncesinde yaşadığı ciddi sakatlık sonrasında uzun süre parkelerden uzak kalan Fransız pivotun yokluğu, hem savunmada hem de hücumda Efes’in dengesini bozdu. Kai Jones henüz Avrupa basketbolunun temposuna ve temasına alışamadı; özellikle set hücumlarında konum alma ve perde sonrası reaksiyonlarda gecikiyor. Georgios Papagiannis ise rakip uzunlara göre maçtan maça farklı performanslar gösteriyor; fiziksel olarak üstün olduğu eşleşmelerde etkili olurken, mobil uzunlara karşı savunmada zorlanıyor.

Takımın olumlu tarafı, üç sayı isabet oranındaki artış. Sezon başında düşük yüzdelerle şut atan Efes, son haftalarda ritim bulmaya başladı. Bu değişimde Jordan Loyd ve Ercan Osmani’nin formu belirleyici oldu. Özellikle Loyd, EuroLeague’de ilk üç maçta 17 sayı ortalamasıyla takımın skor lideri konumunda. Osmani ise EuroBasket’teki çıkışını sürdürerek hem enerji hem de savunma katkısı veriyor. Koç Igor Kokoškov, kadronun tam olarak oturmadığını bilse de, oyun sistemini daha tempolu bir yarı saha hücumu üzerine kurmaya çalışıyor. Ancak pota altındaki yumuşaklık hala en belirgin problem. Efes’in savunma ribaundu yüzdesi lig ortalamasının altında ve bu da rakiplerin ikinci şans sayılar bulmasına neden oluyor.

🟢 Merkezefendi: Kısıtlı Kadroyla Mücadele ve Savunma Odaklı Kimlik

Merkezefendi Belediyesi, yeni sezona iki lig maçıyla başladı ve şu ana kadar bir galibiyet, bir yenilgi aldı. İlk maçta konuk ettikleri Bursaspor’u 75-65 gibi net bir skorla geçmeleri umut vericiydi; ancak ikinci hafta Karşıyaka deplasmanında alınan 69-76’lık mağlubiyet, takımın hücumdaki sınırlı potansiyelini gözler önüne serdi. Ligin en düşük tempolu takımlarından biri olan Merkezefendi, savunma direnciyle maç içinde kalmaya çalışıyor, ancak skor üretimi şu an en büyük zafiyetleri.

Geçen sezona kıyasla kadro büyük oranda değişti; yeni transferlerin uyum süreci halen devam ediyor. Hücumda sistem, büyük ölçüde Malcolm Cazalon ve Samuel Griffin’in dış şut performansına dayanıyor. Takımın Türk oyuncu havuzu dar; Mahir Ağva hem pota altı sertliği hem de ribaunt katkısıyla öne çıkıyor. Ancak genel olarak hücumda top paylaşımı düşük, set temposu ise yavaş. İki maç sonunda toplam 144 sayı üretmeleri, hücumun verimsizliğini açıkça ortaya koyuyor.

Merkezefendi’nin savunmadaki yapısı, şu ana kadar ayakta kalmalarını sağlayan ana unsur. Özellikle rakip takımların dış şutlarını sınırlama konusunda başarılı bir sistemleri var. Ancak bu performansın ne kadar sürdürülebilir olduğu tartışmalı; zira oynadıkları iki maç da tempo olarak düşük, rakip olarak da orta seviye takımlara karşıydı. Anadolu Efes gibi tempoyu yüksek tutan ve birebirde kolay sayı bulan bir rakip karşısında bu savunma test edilecek. Koçun planı muhtemelen tempoyu düşürüp Efes’i yarı sahaya hapsetmek olacak; ancak ribaund ve fiziksel temas dengesinde büyük bir fark bulunuyor.

⚖️ Genel Değerlendirme

Bu iki takım, sezonun erken döneminde farklı hedeflere sahip olsalar da, her ikisi de kendi ölçüsünde bazı yapısal problemler yaşıyor. Anadolu Efes, kadro kalitesiyle EuroLeague playoff yarışında olmayı hedefliyor ancak şu anda pota altı rotasyonu ve savunma sertliği açısından ciddi açıklar veriyor. Kokoškov’un sistemi teoride modern, hızlı ve spacing’e dayalı olsa da, Poirier’in yokluğunda fiziksel üstünlük kuramıyorlar. Bu durum, uzun vadede EuroLeague’deki sert deplasmanlarda ciddi sorunlara yol açabilir.

Merkezefendi Belediyesi ise ligin alt sıralarındaki mücadelede kalmaya çalışıyor. Kadro kalitesi ve skor gücü açısından dezavantajlı olsalar da, savunma disiplini ve tempoyu kontrol etme becerileriyle direnmeye çalışıyorlar. Ancak skor üretimi 70 sayının altında kaldığında bu sistemin işlemesi neredeyse imkânsız.

Bu karşılaşma iki farklı dünyayı temsil ediyor: bir tarafta Avrupa arenasında iddialı, kadro derinliğiyle fark yaratmaya çalışan bir dev; diğer tarafta ise bütçesi sınırlı, savunma gücüyle ayakta kalmaya çalışan bir Anadolu ekibi. Anadolu Efes hücumdaki ritmini koruyabilirse, Merkezefendi’nin fiziksel enerjisi bu seviyede yeterli olmayabilir. Ancak iki taraf için de bu maç, sezonun erken döneminde sistemlerinin hangi yönlerinin işlemeye başladığını ve hangi alanlarda eksik kaldıklarını görmek adına önemli bir ölçü niteliği taşıyor.