Maç Önİzlemesi: Denver Nuggets – Chicago Bulls (18.11.25)
18 Kasım 2025NBA Batı Konferansı mücadelesinde Denver Nuggets Salı günü saat 05:00’da Chicago Bulls ile karşılaşacak.
Ball Arena’da oynanacak karşılaşma öncesinde gelin takımların son durumlarına birlikte göz atalım, keyifli okumalar.
🏔️ Denver Nuggets: Şampiyonluk Ciddiyeti, Derinleşen Rotasyon ve Jokic Liderliğinde Yeni Seviye
Denver Nuggets sezonun ilk haftalarından itibaren ligin en olgun, en net kimliğe sahip takımlarından biri olarak dikkat çekiyor. 10–2’lik dereceleri, Batı Konferansı’nda yalnızca Oklahoma City Thunder’ın biraz üzerinde seyrettiği bir seviyeyi işaret ediyor. Nuggets’ın galibiyet serisi şu anda yedi maça ulaşmış durumda ve takımın ritmi, kadro davranışı, savunma-disiplin dengesi ve hücumdaki akıcılığı, bir şampiyonluk adayından fazlasını yansıtıyor: oturmuş bir kültür.
Son maçta Minnesota Timberwolves’a karşı alınan deplasman galibiyeti bunun net bir örneğiydi. Nikola Jokic, Aaron Gordon, Tim Hardaway Jr. ve Jamal Murray skor katkıları ve sahadaki yönlendirici rollerle galibiyetin temel taşları oldu. Jokic’in çok yönlülüğü her zamanki gibi oyunun her noktasına dokundu; Murray ise özellikle set organizasyonunda takımın ritmini kontrol ederek fark yarattı. Hardaway Jr.’ın dış tehditi ve Gordon’ın fiziksel iki yönlü oyunu, Nuggets’ın bu sezon neden daha tehlikeli bir profil çizdiğini açıklayan unsurlar.
Belki de en büyük gelişme, rotasyon derinliği. Cameron Johnson ve Christian Braun Timberwolves maçında forma giyememesine rağmen Nuggets oyundan düşmedi, hatta en güçlü koçlarının bile karşılaşmak istemeyeceği kadar kompakt, kontrollü ve dengeli bir yapıda oynamayı başardı. Bu sezon Jokic ve Murray’e destek verebilecek ciddi bir yardımcı oyuncu havuzunun varlığı, Denver’ın hem normal sezonda hem playofflarda daha esnek ve daha sağlam bir yapı sergilemesine olanak sağlıyor.
İstatistiklerde de bu yükseliş açıkça görülebiliyor. Nuggets NBA’in en iyi üçüncü hücumu, en iyi ikinci savunması, aynı zamanda saha içi isabet yüzdesinde ligin zirvesi konumundalar. Ayrıca ribaundlarda beşinci, asistlerde yine beşinci sıradalar. Yani hem tempoyu kontrol edebilen hem de yarı sahada karar mekanizmasını doğru işletebilen bir takım yapısı mevcut. Jokic’in düzenli triple-double standartları, NBA’de görülmesi zor bir istikrar sunuyor ve rakipler için çözülmesi neredeyse imkânsız bir problem hâline geliyor.
🐂 Chicago Bulls: Ritmini Kaybeden Başlangıç, Yıpratan Deplasman Serisi ve Giddey Liderliği
Chicago Bulls sezona umut veren bir giriş yapmış olsa da işler kısa sürede tersine döndü. Şu anda beş maçlık bir mağlubiyet serisi içerisindeler ve form olarak ligin en kötü ekiplerinden biri durumundalar. Özellikle dört tanesi deplasmanda olan son beş maçlık seride hem ritim hem enerji tüketimi açısından Bulls büyük yara aldı. Utah Jazz karşısında yaşanan 150–147’lik çift uzatmalı yenilgi, fiziksel ve mental anlamda oldukça yıpratıcı bir karşılaşmaydı ve takımın içinde bulunduğu kırılgan formu daha da pekiştirdi.
12 maç sonunda gelen 6–6’lık derece, Doğu Konferansı’nda 11. sıraya tekabül ediyor. Bulls hâlâ matematiksel olarak yarışın içindeymiş gibi görünse de form grafiğine bakıldığında kısa vadede bir çıkış sinyali almak zor. Yine de takım içi rollerde anlamlı gelişmeler göze çarpıyor.
Her şeyden önce Josh Giddey takımın tartışmasız lideri haline gelmiş durumda. 21.4 sayı ortalamasına ek olarak 9.3 asist ile hücum organizasyonunun tüm yükünü sırtlıyor. Giddey’nin sahadaki sakinliği, uzun boyuna rağmen oyun kurucu özellikleri ve takımı hızlandırabilme yeteneği, Bulls hücumunun omurgasını oluşturuyor. Nikola Vucevic ise yıllardır olduğu gibi istikrarlı bir şekilde boyalı alanı kontrol etmeyi sürdürüyor; 9.9 ribaund ortalaması ile takımı ayakta tutan en güvenilir isim.
Tre Jones’un 2.1 top çalma ortalaması, Bulls’un perimetre savunmasında ihtiyaç duyduğu enerjiyi sağlıyor. Ayrıca Matas Buzelis, Ayo Dosunmu ve Kevin Huerter’ın çift hanelerde skor katkısı vermesi Bulls’un hücum derinliğinin tamamen kaybolmadığını gösteriyor. İlginç biçimde Chicago Bulls, ligin hem toplam ribaund hem toplam asist kategorilerinde dördüncü sırada yer alıyor. Bu da takımın aslında mücadele seviyesi ve top paylaşımı açısından doğru işler yaptığını, ancak savunma disiplinindeki dalgalanmaların ve birebir savunma eksikliklerinin galibiyetleri engellediğini kanıtlıyor.
🔍 Genel Değerlendirme: Bir Yanda Şampiyonluk Yaşamış Denver’ın İstikrarı, Diğer Yanda Düşüşte Bir Yapı
Bu karşılaşma, momentumun iki uç noktadaki hâlini gösterecek bir mücadele olacak. Denver Nuggets; sahaya her çıktığında düzeni, kimliği ve güveniyle fark yaratan, ligin hem hücumda hem savunmada en dengeli takımlarından biri. Jokic’in dominantlığı, Murray’nin organizatör rolü, Gordon’ın iki yönlü oyun etkisi ve derin rotasyon, Denver’ı şu anda NBA’in en üst seviyelerine konumlandırıyor.
Chicago Bulls ise lider Giddey’e rağmen savunma bütünlüğünü koruyamıyor ve maç sonlarını oynayacak mental tazeliği bulmakta zorlanıyor. Uzun deplasman serilerinin yorgunluğu, sakatlıklar ve kimyasal uyum problemleri Bulls’un Nuggets karşısında ekstra bir dezavantajla sahaya çıkmasına yol açıyor.
Nuggets sahasında ligin en sert atmosferlerinden birine sahip. Bulls’un burada rekabetçi olabilmesi için hem Giddey’nin olağanüstü bir performans göstermesi hem de Vucevic–Huerter–Dosunmu üçlüsünün yüksek verimlilikle oynaması gerekiyor. Buna karşın Nuggets’ın mevcut formu, derinliği ve elit savunma-hücum dengesi düşünüldüğünde karşılaşmanın ana hikâyesi büyük ihtimalle Denver’ın istikrarını koruyup koruyamayacağı ve Chicago’nun bu kötü gidişata bir direnç gösterip gösteremeyeceği olacak.

