İDDİA: Fenerbahçe, Theis ile İlgileniyor (Analiz)

Turkish Airlines Euroleague temsilcilerimizden Fenerbahçe Beko, 5 numaraya takviye yapmak istiyor.

Telesport’da yer alan habere göre Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi şampiyonu Fenerbahçe Beko, son olarak Clippers forması ile izlediğimiz Daniel Theis ile ilgileniyor. Bu arada kulislerde Papagiannis ile yolların ayrılacağı söylentileri dolaşmaya başladı ki bildiğiniz üzere Motley de takımdan ayrılmıştı.

32 yaşında olan 2.03 metre boyundaki Theis geçen sezon NBA’de maç başına 6.3 sayı ve 4.1 ribaund ortalamaları tutturdu ve Indiana Pacers’ta sadece bir maç oynadıktan sonra kontratını feshetme konusunda anlaşarak Los Angeles Clippers’a gitti.

OYUNCU ANALİZİ:

Theis, ülkesinde Braunschweig, Ulm ve Bamberg formalarını terlettikten sonra 2017 yılında NBA sahnesine Celtics ile adım atmıştı ve o günden bu yana Bulls, Rockets, Pacers, Clippers formalarıyla 7 yıldır kariyerine orada devam ediyor. Ancak şuanda serbest oyuncu konumunda ve bu kariyerinin son yıllarında Avrupa’ya dönmeye sıcak baktığı söyleniyor.

Theis birden fazla pozisyonu savunabilmesiyle tanınıyor. Çabukluğu, çevikliği ve savunma içgüdüleri sayesinde hem iç oyuncuları hem de perimetre oyuncularını etkili bir şekilde koruyabiliyor. Blok pozisyonlarında zamanlaması iyi olan bir uzun, bu da çemberi etkili bir şekilde korumasını ve rakiplerinin şutlarını değiştirmesini sağlıyor. Pozisyonuna göre en uzun oyuncu olmamasına rağmen Theis, sağlam bir ribaundçu. Atletizmini ve pozisyon alma becerisini sahanın her iki tarafında da ribaund almak için verimli kullanıyor ve takımının topa sahip olmasına yardımcı oluyor. Oyunu anlayan, okumasını bilen bir uzun. Doğru zamanda perdeleme yapmak, doğru pası vermek veya savunmada gerektiğinde rotasyon yapmak gibi sahanın her iki tarafında da akıllı kararlar veriyor. Perdeler demişken, bu alanda çok etkili olduğunu hatırlatalım. Güçlü fiziği ile ayaklarını yere sağlam basarak zamanında ve sert perdeler kurup takım arkadaşlarına boş pozisyonlar hazırlıyor, adeta topa değmeden asist yapmış oluyor. Oyuna yüksek düzeyde enerji ve agresiflik katıyor, bu da genellikle takım arkadaşlarını yükseltiyor ve boşta kalan toplara saldırmak veya potaya zamanında katlar yapmak gibi ekstra hamleler yapmasını sağlıyor. Öncelikli olarak hücum silahlarıyla tanınmasa da güvenilir bir bitirici olduğunu söyleyebiliriz. Çember etrafında yüksek yüzdeyle bitirebiliyor ve orta mesafeden şut tehditi var, bu da onu yüksek posttan da bir tehdit haline getirmiş durumda. Hatta fazla tercih etmese de yay gerisinden şut sokabildiğinin de altını çizelim.

Theis pozisyonuna göre en uzun oyunculardan biri değil, bu da özellikle boyalı alanda onu zorlayabiliyor. Bu açığını büçlü fiziği ile kapatmaya çalışıyor diyebiliriz. Agresif oyun tarzı ve şutlara müdahele etme eğilimi nedeniyle zaman zaman erken faul problemine girebiliyor. Bu da sahadaki dakikalarını kısıtlıyor ve savunma etkinliğini düşürüyor. Theis şut yeteneğini özellikle orta mesafeden geliştirmiş olsa da istikrarlı bir üç sayı atıcısı olarak bilinmiyor. Bu da onun uzunlara dayalı modern hücum düzenlerinde alan genişletme yeteneklerini kısıtlıyor. Hücumda dribbling üstünden kendi şutunu yaratmaktan ziyade çember etrafında veya yakala-at fırsatlarında bitirici olarak daha etkili. Bu da onu yarı saha hücum setlerinde biraz tahmin edilebilir kılıyor. İyi bir basketbol IQ’suna sahip olsa da Theis özellikle oyun kurma ve pas yetenekleriyle öne çıkmıyor. Özellikle yüksek posttan pas dağıtımını sağlayabilirse çok daha faydalı olabilir takımına.

Elbette Papagiannis’den farklı özelliklere sahip olan bir uzun. Hücumda dış şut tehditi onun kadar gelişmiş değil ve ciddi bir boy farkı aralarında. Ama diğer yandan Theis, işin enerji, mobilite, ribaundlar ve genel anlamda savunma tarafında Yunan uzuna göre çok daha fazla artısı olan bir isim. İkili oyun savunmasında onun aksine bir hedef olmayı bırakın kısaların pek karşısında görmek istemeyeceği bir isim. Aynı şekilde hücumda da ikili oyunları daha efektif, daha dikine bitiren bir isim. Dolayısıyla bu özellikleri ile koç Saras’ın Fenerbahçe’de kurduğu sisteme daha yatkın, daha doğru bir pivot diyebiliriz onun için.