İnceleme: Eurobasket’de İlk Kez Sahne Alarak Parlayan İsimler

Avrupa’da her oyuncunun hayali bir gün milli forma ile EuroBasket sahnesine çıkmaktır.

Ancak bu şansı yakaladığınızda önemli olan yalnızca o formayı giymek değil, aynı zamanda kalıcı bir etki bırakabilmektir. FIBA EuroBasket 2025’in grup aşamasında bazı oyuncular bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirerek hem istatistikleri hem de oyun stilleriyle öne çıkmayı başardı.

Neemias Queta – Portekiz’in Uzun Bekleyişine Cevap 🇵🇹

Portekiz basketbolu uzun yıllar boyunca Avrupa sahnesinde arka planda kalmıştı. Ancak Boston Celtics pivotu Neemias Queta, 18 yıllık galibiyet hasretini kırarak ülkesini yeniden haritaya taşıdı. Açılış maçında Çekya’ya karşı 23 sayı, 18 ribaund ve 4 blok ile adeta pota altında şov yaptı.

Turnuva genelinde 15 sayı, 7.4 ribaund ve 1.8 blok ortalamalarıyla oynayan Queta, yalnızca Portekiz için değil, turnuvanın geneli için de dikkat çeken bir isim oldu. Savunmadaki sertliği ve hücumda ribaundlardan bulduğu ikinci şans sayılarıyla “oyun değiştirici” rolünü üstleniyor. Bu performansı sayesinde takımını son 16 turuna da taşımayı başardı, eleme maçında son Dünya Şampiyonu Almanya’ya direnmeye çalışacaklar.

Nikola Jovic – Sırbistan’ın Yeni Nesil Yıldızı 🇷🇸

Sırbistan’ın genç forveti Nikola Jovic, Dünya Kupası 2023 ve Paris 2024 Olimpiyatları’nda kalitesini göstermişti. İlk EuroBasket deneyiminde ise beklentilerin altını dolduruyor.

Miami Heat oyuncusu, 11.4 sayı, 4.0 ribaund, 1.8 asist ortalamalarının yanı sıra, %65.0 iki sayılık, %58.3 üç sayılık ve %100 serbest atış yüzdesiyle mükemmel bir verimlilik sergiliyor. Bu kadar yüksek yüzdeyle oynaması, Sırbistan hücumunun gelecekte Jokic’in yanında yeni bir tamamlayıcıya sahip olabileceğinin işareti.

Pelle Larsson – İsveç’in Skorer Guardı 🇸🇪

İsveç her ne kadar kötü bir başlangıç yapmış olsa da, Pelle Larsson performansıyla umut ışığı yakıyor. İlk kez sahne aldığı turnuvada 19.8 sayı ortalamasıyla EuroBasket’in en skorer on birinci oyuncusu konumunda.

Larsson, yalnızca sayı bulmakla kalmıyor; 4.5 ribaund ve 2.3 asist katkısıyla da takımına çok yönlü destek sağlıyor. Hem bire bir hücumlarda hem de topsuz katlarda verimli olması, İsveç’in bir sürprize imza atarak B grubundan 4. sırada çıkarak son 16 biletini kapmasını sağladı. İskandinav temsilcisi son 16 eleme maçında A Milli Takımımız’ın rakibi olacak.

Santi Aldama – İspanya’nın Yeni Umudu 🇪🇸

Gasol kardeşlerin ve Sergio Rodriguez, Rudy Fernandez gibi ikonların bıraktığı boşluğu doldurmak kolay değil. Ancak Santi Aldama, bu dönüşüm sürecinin en önemli parçalarından biri olma yolunda ilerliyor.

Memphis Grizzlies oyuncusu, ilk EuroBasket’inde 14 sayı ve 6.6 ribaund ortalamalarıyla İspanya’nın yeni jenerasyon lideri olabileceğini gösteriyor. Limassol’daki maçlarda enerji, atletizm ve pota altındaki etkinliğiyle dikkat çeken Aldama, İspanya’nın yeniden yapılanma planının merkezinde yer alıyor. Ancak bu turnuvada tek başına kaldı. İspanya, 1977’den beri ilk kez bir Eurobasket’de grup aşamasını geçemedi.

Jordan Loyd – Polonya’nın Sürpriz Kahramanı 🇵🇱

Belki de turnuvanın en sansasyonel debut performansı Jordan Loyd’dan geldi. Slovenya’ya karşı 32 sayı (7/8 üçlük) ile tarihi bir performans sergileyen Loyd, Polonya’nın erken turlarda gruptan çıkmasını sağladı.

Turnuva genelinde 22 sayı ortalamasıyla EuroBasket’in en skorer beşinci oyuncusu konumunda. Sadece sayı katkısı değil, zor anlarda sahneye çıkmasıyla da Polonya’nın en büyük kozu oldu. Spodek Arena’da adeta taraftarların yeni kahramanı haline geldi.

Zaccharie Risacher – Fransa’nın Geleceği 🇫🇷

2024 NBA Draftı’nın 1 numarası olan Zaccharie Risacher, beklentilerin ağırlığını sırtında taşıyarak sahaya çıktı ve bu baskıyı şimdilik başarıyla kaldırıyor.

Fransa formasıyla ilk EuroBasket deneyiminde 10.2 sayı, %48 üçlük yüzdesi ile oynuyor ve bunu yalnızca 18 dakikalık ortalama sürelerde yapıyor. Bu verimlilik, onun Fransa rotasyonunda şimdiden güvenilir bir rol oyuncusu olduğunu kanıtlıyor.

Genel Değerlendirme 📝

EuroBasket 2025, yalnızca yıldız oyuncuların değil, ilk kez sahne alan genç yeteneklerin de turnuvası oldu. Neemias Queta Portekiz’in yeniden doğuşunu simgeliyor, Jordan Loyd Polonya’nın hücum gücünü bambaşka bir seviyeye çıkarıyor, Zaccharie Risacher ise Fransa’nın geleceğine ışık tutuyor.

Bu isimler, turnuvaya taze bir enerji katarken aynı zamanda Avrupa basketbolunun geleceğini de şekillendiriyor. Eğer performanslarını istikrarlı bir şekilde sürdürürlerse, EuroBasket 2025 onların kariyerlerinde bir dönüm noktası olarak hatırlanacak.