Maç Önİzlemesi: Olympiakos – AS Monaco (29.10.25)

Euroleague 7. hafta mücadelesinde Olympiakos Çarşamba günü saat 22:15’de AS Monaco ile karşılaşacak.

Barış ve Dostluk Salonu’nda oynanacak, her zamanki gibi S Sport ekranlarında canlı yayınlanacak karşılaşma öncesinde gelin takımları birlikte mercek altına alalım, keyifli okumalar.

🔴 Olympiacos: Yeniden Zirveye Doğru Güçlü Adımlar

Sezonun ilk haftalarında beklenenden düşük bir performans sergileyen Olympiacos, son haftalarda vites artırarak yeniden EuroLeague şampiyonluk adayları arasındaki yerini hatırlattı. Özellikle geçtiğimiz hafta Münih’te Bayern’i deplasmanda 96–71 gibi dominant bir skorla mağlup etmeleri, Yunan ekibinin gerçek potansiyelini yeniden ortaya koydu. Bu karşılaşmadan önce Maccabi Tel Aviv karşısında zorlu bir geri dönüşle gelen 95–94’lük galibiyet, ardından Anadolu Efes’e karşı alınan 78–82’lik iç saha yenilgisi, takımın dalgalı form grafiğini özetliyordu. Ancak artık tablo değişmeye başladı. 4 galibiyet – 2 mağlubiyet ile EuroLeague’de üst sıralara tırmanan Olympiacos, koç Georgios Bartzokas yönetiminde yeniden ritim bulmuş durumda.

Bu toparlanmada en önemli etkenlerden biri, uzun süredir sakatlıklarla boğuşan oyuncuların geri dönmesi oldu. Özellikle Thomas Walkup ve Evan Fournier’in sahalara dönmesi, takımın hücum organizasyonunu yeniden dengeledi. Walkup, Bayern karşısında 8 asistlik bir performansla öne çıkarken, Fournier’in skor katkısı hücum çeşitliliğini artırdı. Sezonun ilk haftalarında top paylaşımında zorlanan Olympiacos, asist yüzdesinde ligin alt sıralarındaydı (15. sırada), ancak son iki haftada bu istatistikte gözle görülür bir yükseliş yaşandı.

Bireysel olarak bakıldığında, Sasha Vezenkov ve Tyler Dorsey form grafiğini yükselten iki kilit isim olarak öne çıkıyor. Dorsey, arka alan rotasyonundaki eksiklikleri avantaja çevirdi ve son haftalarda takımın en istikrarlı skoreri haline geldi. Hücumda iki sayılık atışlarda %59.2 isabetle ligin lideri olan Olympiacos, dış şutlarda ise yalnızca 15. sırada yer alıyor. Ancak Bartzokas’ın takımları için temel kimlik her zaman hücumdan ziyade savunma oldu; şu anda da ligin üçüncü en iyi savunma takımı konumundalar. Kısacası, takım eksik oyuncularını geri kazandıkça, hem saha içi ritim hem de denge yeniden kurulmuş durumda. Olympiacos’un temposu artarken, pas akışına dayalı klasik “kırmızı-beyaz” basketbolu yeniden izlemeye başlıyoruz.

⚫ Monaco: Potansiyel Var, İstikrar Yok

Geçen sezonun dikkat çeken takımlarından biri olan AS Monaco, bu yıl sezona oldukça dengesiz bir giriş yaptı. Altı maçta 3 galibiyet – 3 mağlubiyet alan Fransız ekibi, özellikle deplasmanlarda istikrarsız bir görüntü çiziyor. Yalnızca Milano deplasmanında kazanabildiler; diğer iki dış saha maçında ise hem Virtus Bologna (77–73) hem de Hapoel Tel Aviv (85–77) karşısında sahadan mağlup ayrıldılar. Bu sonuçlar, takımın hücum üretkenliğinde ciddi bir düşüş yaşadığını gösteriyor.

Koç Vassilis Spanoulis, hücum verimliliğinin düşüklüğünden oldukça endişeli. Monaco, son iki deplasman maçında maç başına sadece 75 sayı üretebildi ki bu, böylesine yetenekli bir kadro için oldukça düşük bir seviye. Takımın yıldızı Mike James, 15.8 sayı ortalamasıyla lider konumda, ancak son haftalarda destek alamadığı dönemler oluyor. Nikola Mirotic ve Daniel Theis istikrarlı katkı vermeye çalışsa da, dış şut performansındaki düşüş takımın genel dengesini bozuyor. Özellikle Elie Okobo’nun form düşüklüğü dikkat çekici; Fransız guard şu ana kadar %26.3 üçlük yüzdesiyle oynuyor ve beklenen liderliği gösteremiyor.

Monaco’nun bir diğer sorunu, iki sayılık atışlardaki düşük isabet oranı. Şu anda EuroLeague’in en kötü üçüncü takımı konumundalar (%48 civarı). Hapoel deplasmanında maçın son periyodunda 6/19 saha içi isabet ve 1/6 üçlük performansı, hücumun nasıl tıkandığını net biçimde ortaya koydu. Ancak tüm bu zayıflıklara rağmen, Monaco’nun savunması hâlâ güven veriyor: rakiplerine en az top kaybı yaptıran, ligin dördüncü en az sayı yiyen takımı durumundalar. Ayrıca rakip üçlük yüzdesini %30’un altında tutarak üçüncü sırada bulunuyorlar. Bu savunma disiplini, Spanoulis’in taktiksel mirasının bir yansıması.

Monaco’nun elinde hala büyük bir avantaj var: tecrübe ve yıldız gücü. Mike James’in birebir oyunları, Mirotic’in içeriden ve dışarıdan tehdit oluşturabilmesi, Theis’in savunmadaki sertliği, onları her zaman maçta tutabilecek unsurlar. Ancak hücumda istikrarlı bir yapı kurulmadığı sürece, bu potansiyel fark yaratmakta yetersiz kalıyor.

⚖️ Genel Değerlendirme: Bartzokas – Spanoulis Satranç Maçı

Bu karşılaşma, yalnızca iki güçlü takımın mücadelesi değil, aynı zamanda hoca-öğrenci buluşması niteliği taşıyor. Georgios Bartzokas ve Vassilis Spanoulis, Olympiacos’un tarihine birlikte imza atan iki figür. Bu kez biri kulübün başında, diğeri ise onu alt etmeye çalışan rakip koç koltuğunda olacak.

Oyun açısından bakıldığında, Olympiacos’un avantajı savunmadaki istikrarı ve hücumda yeniden kazanılan denge. Thomas Walkup’ın oyun kurucu rolündeki disiplini ve Vezenkov’un iç-dış dengesini koruyan hücum stili, ev sahibi ekibi favori hale getiriyor. Buna karşın Monaco’nun en büyük şansı, bireysel yıldızlarının patlama potansiyeli. Mike James bir anda maçın dengesini değiştirebilir; Mirotic’in dış şut performansı, Olympiacos savunmasının yapısını bozabilir.

Bu nedenle karşılaşmanın ana hikayesi, tempo kontrolü ve savunma direnci etrafında şekillenecek. Olympiacos set hücumuna yönelip topu paylaşmak isterken, Monaco hızlı geçiş hücumlarıyla skoru bulmaya çalışacak. Eğer Bartzokas’ın ekibi kendi temposunu dayatabilirse, bu maç onların kontrolünde geçebilir. Ancak Spanoulis’in stratejik sürprizleri, bu satranç maçında oyunu her an tersine çevirebilir. 🔴⚫🏀