Maç Önizlemesi: Partizan – Fenerbahçe Beko

Turkish Airlines Euroleague 25. hafta mücadelesinde temsilcimiz Fenerbahçe Beko, Stark Arena’da Partizan‘a konuk oluyor.

23 Şubat günü saat 23:00’da başlayacak ve S Sport ekranlarında yayınlanacak karşılaşma öncesi her zaman olduğu gibi maç önizlemesini sizler için hazırladım, keyifli okumalar.

3 Sayı Savunması

Fenerbahçe Beko sezonun ilk bölümünde savunmada sergilediği komple performansı sezonun kalan kısmında bir türlü ortaya koyamadı ve genel anlamda rakipleri 80 sayının altında tutmakta zorlanan bir takıma dönüştü. Tabi bunun altında yatan etkenlerden biri de üç sayı savunmasında ligin orta altı takımlarından biri olmamız, rakiplere ortalamada 36.2 üçlük isabeti veriyoruz ki son iki maçımızın istatistiklerine bakarsak durumu daha net ortaya koyabiliriz. Olympiakos’a Ataşehir’de farklı kaybederken Yunan ekibinin yay gerisinden yüzde 58.6 gibi müthiş bir isabet oranı yakalamasına engel olamamıştık Sonrasında Alba karşısında yine Ataşehir’de bu kez farklı kazanırken rakibin yay gerisinden sadece yüzde 27.6 isabet oranında tutmuştuk… Bu maçta ise karşımızda yüzde 39.1 gibi yüksek bir isabet oranı yakalamış Partizan var ki bu alanda ligin en iyi 2. takımı konumundalar. Özellikle Andjusic, LeDay, Punter, Exum, Madar, Nunnally gibi isimlere sahada kaldıkları süre boyunca ekstra dikkat etmeliyiz.

Ribaund Konsantrasyonu

Temsilcimiz ribaundlar konusunda istatistiklere baktığımızda ligin en iyi takımlarından birisi, ortalama 34.4 ribaund ile 4. sıradayız. Ancak detaylara baktığımızda, savunma ribaundlarda işlerin pek yolunda olmadığını da biliyoruz. Bunu istatistikler de söylüyor, ortalama 22.8 savunma ribaundu ile bu alanda 12. sıradayız sadece… Bu sezon özellikle deprem felaketi ve ara öncesindeki son dönemde potamız altında rakiplerin aldığı ribaundlar, ikinci şans sayıları canımızı çok yakmıştı. Toparladığımız maçlar olsa da bu konuda bir türlü istikrarı yakalayamadık. Partizan bu alanda çok canımızı yakacak bir takım değil. Genel ribaundlarda 30.5 ile ligin en kötü 2. takımı konumundalar ve rakip pota altında ise ortalama 9.4 ribaund ile ligin en kötü 4. takımı olduklarını belirtelim. Örneğin son kazandıkları Munich deplasmanında rakibe ribaundlarda üstünlük kurmamışlar, sadece 7 hücum ribaundu almışlardı. Jekiri’nin de dönmesiyle beraber uzun rotasyonunda eli güçlenen temsilcimizin Lessort, Smailagic, LeDay üçlüsüne ribaundlar konusunda üstünlük kurmasını bekliyorum ki Partizan’ın evinde en büyük silahı olan ateşli taraftarı ve yüksek tempoyu devreye sokmaması adına onlara özellikle kendi potaları altında net ribaundlar vermemek de ayrı bir önem taşıyor.

Topa Baskı

Partizan’ın sezon başından beri en büyük sıkıntısı saf bir oyun kurucusunun olmamasıydı. Evet buna rağmen özellikle son dönemde Avramovic’in de iyileşmesiyle organizasyonu takım olarak iyi yaptıkları için sorun yaşamıyorlar ama normal şartlarda Exum, Madar, Avramovic üçlüsü bir play-off takımının oyun kurucu rotasyonu için vasat isimler… Punter ve Andjusic hatta Nunnally de zaman zaman onlara destek oluyor elbette fakat bu onların organizasyon kaynaklı basit hatalar ve top kayıpları yapmasına engel olamıyor. Nitekim 11.4 ortalamalarıyla ligin en kötü takımı 5. takımı konumundalar top kayıpları konusunda. Seri yakalamadan önce, kaybettikleri son maç olan Valencia deplasmanında 15 top kaybı yaptıklarının altını çizelim… Özellikle Calathes, Wilbekin, Edwards üçlüsünün sahada oldukları her anda kısalara baskı yapması, onların top getirme konusundaki zaaflarını öne çıkarması gerekecek. Ayrıca Partizan’ın bir tempo takımı olduğunu unutmamalıyız ve rakip pota altında verilen her ribaund sonrası kısa-uzun farketmez en yakın oyuncumuzla ilk topa baskı yapıp onları yavaşlatmalıyız.