Maç Önİzlemesi: Trento – Türk Telekom (22.10.24)

BKT EuroCup 4. hafta mücadelesinde Trento Çarşamba günü saat 21:00’da temsilcimiz Türk Telekom ile karşılaşacak.

İtalya’da oynanacak ve TRT Sport Yıldız ekranlarında canlı olarak yayınlanacak karşılaşma öncesinde gelin takımların durumlarına birlikte göz atalım, keyifli okumalar.

⚫ Dolomiti Energia Trento: Dengesiz Performans ve Arayıştaki Hücum Kimliği

Sezona oldukça inişli çıkışlı bir grafikle başlayan Dolomiti Energia Trento, şu ana kadar hem EuroCup’ta hem de Serie A’da tutarlılıktan uzak bir görüntü çiziyor. Takımın performansı maçtan maça keskin şekilde değişiyor; örneğin Bourg karşısında yalnızca 48 sayı üreterek sezonun en kötü hücum maçını oynadılar, hemen ardından Buducnost ve Cantu karşısında 107 ve 109 sayıya ulaştılar. Bu kadar uçurumlu skorlar, Trento’nun hücum verimliliğinde ciddi dalgalanmalar yaşadığını açıkça gösteriyor. Avrupa arenasında şu anda 1–2’lik bir dereceye sahip olan İtalyan ekibi, Serie A’da ise son olarak Tortona’yı 89–75 mağlup ederek moral buldu. O maçta ribaundlarda üstünlük kurmaları, top kayıplarını azaltmaları ve dış atış yüzdelerini yükseltmeleri dikkat çekiciydi. Ancak genel tabloya bakıldığında Trento hâlâ EuroCup’ın en zayıf üçlük yüzdesine sahip takımı (%30’un altında) ve asist ortalamasında da son sıralarda yer alıyor. Bu da onların hücumda fazla bireysel oynadıklarını ve set temposunu yeterince oturtamadıklarını kanıtlıyor.

Takımın en önemli hücum silahı DeVante Jones, bireysel olarak patlama yapma potansiyeline sahip olsa da, tıpkı takım arkadaşları gibi istikrarsız performans sergiliyor. Son iki maçta sırasıyla 19 ve 22 sayı atarak form tutmaya başladığının sinyallerini verdi. Jones, özellikle izolasyon pozisyonlarında kendi şutunu yaratabilmesi ve hücum süresinin son anlarında çözüm üretebilmesiyle Trento’nun en güvenilir skorerlerinden biri. DJ Steward da son haftalarda iki yönlü katkısıyla öne çıkıyor; hem savunmada direnç koyuyor hem de hücumda daha doğru kararlar alıyor. Takımın en istikrarlı ismi ise hiç kuşkusuz Andrej Jakimovski. Hem ribaund hem skor üretiminde süreklilik sağlayan Jakimovski, takımın denge unsuru haline geldi. Genç uzun Cheickh Niang zaman zaman enerjisiyle öne çıksa da, tecrübe eksikliği nedeniyle yaptığı basit hatalar Trento’nun oyun ritmini bozabiliyor. Koç Cancellieri yönetimindeki ekip hala kimyasını oturtmaya çalışıyor; savunmada zaman zaman sertlik gösteriyor olsalar da, hücumdaki istikrarsızlık onları elit seviyenin gerisinde bırakıyor.

🔵 Türk Telekom: Yeniden Özgüven Kazanan, Savunmayla Ayağa Kalkıyor

Sezonun ilk haftalarında hayal kırıklığı yaratan Türk Telekom, son iki maçta gösterdiği toparlanma sinyalleriyle yeniden ayağa kalktı. Önce Buducnost’u 79–72 yenerek EuroCup’taki ilk galibiyetini aldı, ardından Petkimspor’u 85–61’lik skorla geçerek Türkiye Ligi’nde önemli bir moral kazandı. Bu iki galibiyet, yalnızca skor anlamında değil, oyun karakteri açısından da büyük fark yarattı. Telekom, özellikle savunmada agresifleşip fiziksel teması artırarak rakiplerinin ritmini bozmayı başardı. Hücumda ise tempoyu düşürüp yarı saha oyununa yöneldiklerinde çok daha verimli olduklarını kanıtladılar. Bu strateji, onların atletik kadro yapısına ve tecrübeli oyuncu profiline oldukça uygun. İki sayılık atışlarda yüksek yüzdeyle oynayan ve ribaundlarda üstünlük kuran bir takım haline geldiler.

Koç Erdem Can, son haftalarda oyuncularının mental direncini yeniden inşa etti. Özellikle Kyle Allmann, hücumda ritmini bulmaya başladı; son maçlarda topu daha verimli kullanan Amerikalı guard, hücum organizasyonunun merkezinde yer alıyor. Jaleen Smith, hem oyun kurma hem savunmada topa baskı yönüyle takımın en önemli tamamlayıcısı konumunda. Ancak uzun rotasyonunda henüz istenen denge tam sağlanmış değil. Kyle Alexander ve Jordan Usher beklenen form grafiğini yakalayamadı; buna karşın Marko Simonovic’in son haftalardaki çıkışı dikkat çekici. Sırp uzun, hem pota altında sertlik getiriyor hem de hücum ribaundlarında etkili bir varlık gösteriyor. Türk Telekom’un hücumdaki en büyük eksiği, kenardan gelen skor katkısının sınırlı olması; bu alanda özellikle yerli rotasyondan gelecek performanslar sezonun gidişatını belirleyebilir.

⚡ Genel Değerlendirme

Bu karşılaşma, farklı yönlerde gelişen iki takımın kesiştiği bir dönemde oynanacak. Trento, hücumda potansiyel barındıran ama istikrar sorunu yaşayan bir ekip. Ne zaman ritmini bulsa yüksek skorlara ulaşabiliyor; ancak pas paylaşımındaki yetersizlik ve dış atışlardaki düşük yüzde, onları kırılgan hale getiriyor. Savunmada ise bire birlerde kolay geçilmek ve ikinci şans sayıları vermek en büyük zaafları. Eğer bu zayıf yönleri kontrol altına alamazlarsa, tempoyu düşüren ve fiziksel oynayan takımlara karşı zorlanmaya devam edecekler.

Temsilcimiz Türk Telekom ise tam tersine, sezon başındaki kötü görüntüden savunma odaklı bir anlayışla uzaklaşmayı başardı. Şu anda form grafiği yukarı yönlü, çünkü takım hem mental olarak özgüven kazandı hem de kimyasını daha iyi buldu. Yavaş tempolu oyun ve boyalı alan etkinliği, onların temel silahı. Ribaund üstünlüğü kurabildikleri her maçta oyunun kontrolünü ele geçiriyorlar. Telekom için kritik nokta, hücumda Allmann ve Smith dışındaki oyunculardan da istikrarlı katkı alabilmek; aksi halde skor yükü tek eksende kalıyor.

Genel olarak bu mücadele, Trento’nun hücum potansiyeli ile temsilcimizin savunma disiplini arasında geçecek bir denge savaşı olacak. İtalyan temsilcisi temponun yükseldiği bir oyun isterken, Türk Telekom kontrollü ve fiziksel bir maç planını tercih edecek. Her iki takım da sezonun bu noktasında kimlik inşası sürecinde; bu karşılaşma, kimin gerçekten istikrarlı bir yola gireceğini gösteren önemli bir ölçü olacak.