Maç Sonu Analizi: Beşiktaş’ın Akatlar’daki İlk Yenilgisi Lions Karşısında Geldi

BKT EuroCup A grubu 7. hafta mücadelesinde temsilcimiz Beşiktaş Emlakjet konuk ettiği London Lions‘a 80-83’lük skorla yenilmekten kurtulamadı ve Akatlar’daki ilk yenilgisini almış oldu.

Bu sonuçla iki takımın da derecesi 5-2 oldu.

MAÇIN TÜM İSTATİSTİKLERİ İÇİN TIKLAYINIZ.

Konuk takımda yolu ülkemizden geçmiş bir çok isim vardı ve onlardan biri olan Matt Morgan 17 sayı, 8 ribaund, 7 asist ile öne çıkarken, bir diğeri Gabriel Olaseni de 24 sayı, 3 ribaund ile galibiyeti getiren isimlerdendi. Mo Soluade ile Luke Nelson ise 9’ar sayıyla katkı verdiler galibiyeti yolunda.

Siyah beyazlılarda ise Angel Delgado 18 sayı, 14 ribaund, 3 asist ile öne çıkarken, Jonah Mathews 19 sayı, 3 ribaund, 3 asist ve Matt Mitchell 19 sayı, 6 ribaund ile direnen diğer isimlerdi.

EDİTÖR YORUMU:

Kapalı gişe Akatlar’da taraftarın yarattığı güzel atmosferi de arkasına alan temsilcimiz, Mathews’un skorer oyunu eşliğinde ilk dakikaları dengeli geçti. Ancak Olaseni’yi çember altında verimli kullanmaya başlayan Lions bir adım öne geçti. Savunmada zorlanan, kendis standartlarının altında, yumuşak bir başlangıç yapan temsilcimiz ilk çeyreği 19-25 geride kapattı. İkinci çeyrekte Mitchell’ı efektif kullanan, onun dribbling üstü orta mesafelerini devreye sokan Beşiktaş maça yeniden ortak oldu. Ancak Lions da Matt Morgan devreye girerek tam anlamıya sazı eline aldı. Onun bireysel çabasıyla ürettiği basketler özellikle kritik yerlerde bulduğu üçlükler canımızı çok yaktı ama buna rağmen maçtan kopmadık, soyunma odasına 42-46 geride gittik.

İkinci yarıda takibini sürdüren Beşiktaş, Delgado’yu pota altında verimli kullanınca skora uzun bir süreden sonra eşitlik getirmeyi de başardı. Ancak savunma ribaundlarını net çekerek tempoyu arttıran Lions, Morgan’ın liderliğinde hem hızlı hücumlar hem de geçiş hücumlarla savunmada geri koşmakta zorlanan temsilcimizi cezalandırdı ve 10-0’lık seri yakalayarak bu çeyreği de 59-68 önde tamamlamayı başardı. Son çeyrekte savunmada da vidaları sıkan İngiliz ekibi karşısında organize olmakta zorlandık ve bireysel performanslar üzerinden zorlama atışlara kaldık, topu paylaşamadık. Bu kötü tercihlerimizden faydalanarak farkı 13 sayıya kadar çıkardı Lions. Ancak temsilcimiz kimliğini hatırladı ve nihayet savunmada vidaları sıktı, bitime 4 dakika kala farkı 7 sayıya indirdik ve geri dönüşü başlattık. 55 saniye kala Hammonds’dan gelen üçlükle Lions nefesimizi ensesinde iyice hissetti. Rakibe sayı şansı vermediğimiz bu anlarda savunma ribaundunu net çeken Mitchell pozisyonu kendi bitirdi ve fark 2 sayıya düştü 7.5 saniye kala! 6 saniye kala çizgiye giden bir diğer tanıdık isim Taylor, 1-2 attı ve maç tek topa kaldı. Mola sonrası topu ön sahaya taşıdık ve Hammonds ile bir üçlük şansı da bulduk ama faydalanamadık…

Öncelikle karşımızda hiç ummadığımız kadar diri ve agresif bir rakip vardı. Lions, neden deplasmanlarda yenilmez bir takım olduğunu göstermiş ve sürdürmüş oldu. Onların hücumdaki temposuna karşı bu sezon ilk kez savunmada zorlanan bir Beşiktaş gördük. Olaseni çember altında canımızı çok yakarken, Mathews ve Needham gibi iyi savunmacılarımız olmasına rağmen Morgan’ın oyunu böyle domine etmesi ise bana göre şaşırtıcıydı. Son çeyreğin ikinci kısmına kadar kötü bir Beşiktaş vardı sahada ama herşeye rağmen geri dönüp maça ortak olmamız sezonun geri kalanı için önemli ve iyi bir sinyaldi.