Maç Sonu Analizi: Efes, Trabzonspor Deplasmanında Sürprize İzin Vermedi

Maç Sonu Analizi: Efes, Trabzonspor Deplasmanında Sürprize İzin Vermedi

26 Ekim 2025 Kapalı Yazar: baskethaber basket

Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi’nin beşinci haftasında Anadolu Efes, dolu tribünler önünde Trabzonspor deplasmanında beklediğinden çok daha zorlu bir sınav verdi.

Maçın üç periyodu boyunca rakibinin direncini kıramayan lacivert-beyazlılar, son periyottaki savunma sertliği ve Jordan Loyd’un kritik isabetleriyle 81-74 galip gelerek ligde beşte beş yaptı ve namağlup ünvanını korudu.

Bu galibiyet, Anadolu Efes’in kadro derinliği, fiziksel dayanıklılığı ve tecrübesinin bir yansımasıydı. 12 serbest atış kaçırmalarına (18/30) rağmen hızlı hücumlarda 21-12, bench katkısında ise 33-25 üstünlük kurmaları, sistemin dayanıklılığını gösterdi. Ancak koç Kokoskov’un ekibi adına bu maç, özellikle hücum disiplini ve üçlük yüzdesi açısından (2/10 ilk yarı) ciddi bir uyarı niteliği taşıdı.

🔥 Şehmus Hazer: Her Yerde

Maçın tartışmasız yıldızı Şehmus Hazer oldu. Milli guard, 19 sayı – 6 ribaund – 6 asist – 4 top çalma ile sahanın en komple oyuncusuydu. Yalnızca skor katkısı değil, enerjisi, savunma direnci ve hücum temposuna kattığı dinamizmle Efes’in dirilişinin mimarıydı. Özellikle Larkin’in yokluğunda bu performansı çok değerliydi.

Efes maça çok kötü başladı. İlk 3 dakikada 4 top kaybı yaptı, ilk sayısını ancak PJ Dozier’in bireysel yeteneğiyle buldu. Ancak Şehmus’un oyuna girmesiyle tempo değişti. Topu yönlendiren, penetre eden, savunmayı yıpratan ve hızlı hücumları tetikleyen isim oydu. Özellikle üçüncü çeyrek sonunda Efes’in ritmini kaybettiği anda tekrar ivme kazandırması, bu takımda liderliğe ne kadar hazır olduğunu gösterdi.

Hazer, sadece istatistiklerle değil, “momentum oyuncusu” kimliğiyle fark yarattı. Kokoskov’un onu ikinci yarıda topa daha fazla dokundurarak kullanması da maçın yönünü değiştiren detaylardan biriydi.

🧱 Trabzonspor’un Cesur Direnişi

Skor tabelasında yenilgi yazsa da Trabzonspor sahada alkışı hak eden bir performans sergiledi. Maçın başında 5-0’lık seriyle öne geçtiler, ardından Efes’in hızlı geri dönüşüne rağmen disiplinden kopmadılar. Özellikle Marcquise Reed önderliğinde ürettikleri bireysel hücumlar ve dış atış katkısı, takımı maçın içinde tuttu.

Reed, 23 sayı – 4 ribaund – 7 asist ile sahanın en skorer ismiydi. Topu eline aldığında karar üretme becerisi ve temposu, Efes savunmasını zorladı. Berk Demir ise 3/5 üçlük isabetiyle etkili bir tamamlayıcı rol üstlendi. Tecrübeli forvetin her iki pota altında da verdiği mücadele, Trabzonspor’un üçüncü periyotta skoru 55-51’e getirmesini sağladı.

Takımın bir diğer dikkat çekici ismi Angel Delgado ise pota altında fiziksel teması hiç bırakmadı. 10 sayı – 6 ribaund ile oynayan Dominikli uzun, zaman zaman Loyd ve Dozier’in “penetre” denemelerinde savunmayı sertleştirdi. Ancak son periyotta hem Reed’in yorulması hem de bench’ten gelen oyuncuların skor katkısının azalması, Trabzonspor’un maçı tutamamasına yol açtı.

🔒 Efes’in Savunma Duvarı: Son 10 Dakikanın Hikayesi

Maçın kırılma noktası, dördüncü periyotta Anadolu Efes’in savunma dozajını artırdığı an oldu. Üçüncü çeyrek sonunda 61-60 önde giren Efes, son periyoda 5 dakikada sadece 3 sayı yiyerek başladı. Bu sekans, maçı fiilen çevirdi.

Savunmada rotasyonlar hızlandı, Cole Swider ve Kai Jones boyalı alanda rakibe ikinci şans vermedi. Bu bölümde Efes’in set savunması kusursuza yakındı: her perde sonrası yardım zamanlaması, Trabzonspor’un şut tercihlerini bozdu.

Skor 71-54’e geldiğinde Efes rahatlayacak gibiydi, ancak Trabzonspor pes etmedi. Dae Dae Grant’in üçlüğüyle fark bir anda 71-68’e indi. O anlarda oyuna geri dönen Jordan Loyd, bitime 1:30 kala attığı kritik üçlükle farkı yeniden 9’a (81-72) çıkardı ve maçı kopardı. Loyd’un skoru dışında, sakinliği ve yönlendirmesi, Efes’in “şampiyon refleksini” gösterdi.

🧩 Genel Değerlendirme: Efes Kazanmayı Biliyor

Anadolu Efes adına bu galibiyet, her ne kadar zorlu geçmiş olsa da, sezonun dayanıklılık testi gibiydi. Şut ritminin olmadığı, top kayıplarının yüksek olduğu bir günde bile Efes’in maçı çevirmesi, “büyük takım refleksi”nin hala canlı olduğunu gösteriyor.

Şehmus Hazer’in yükselişi, Cole Swider’ın üçlük tehdidi, Dozier’in iki yönlü oyunu ve bench’ten gelen enerjinin sinerjisi, takımın ligdeki beşte beş serisini sürdüren ana unsurlar oldu. Ancak koç Kokoskov’un önünde çözülmesi gereken bazı temel problemler var: serbest atış yüzdesi (%60), savunma geçişlerinde yaşanan iletişim hataları ve ilk periyotlarda ritim bulamama alışkanlığı.

Trabzonspor ise kaybettiği maçı “onurlu bir direniş” olarak hanesine yazabilir. Reed ve Berk Demir önderliğinde ortaya koydukları mücadele, Karadeniz temsilcisinin doğru yolda olduğunu gösterdi.

Sonuç olarak, Efes zorlansa da kazandı; çünkü kazanmaya alışık. Trabzonspor ise kaybetti ama saygı kazandı.