Maç Sonu Analizi: Fenerbahçe, Deplasman Kabusuna Berlin’de Son Verdi!

Maç Sonu Analizi: Fenerbahçe, Deplasman Kabusuna Berlin’de Son Verdi!

23 Aralık 2023 Kapalı Yazar: baskethaber basket

Turkish Airlines Euroleague 16. hafta mücadelesinde temsilcimiz Fenerbahçe Beko konuk olduğu Alba Berlin‘i 82-91’lik skorla geçerek 6 maçlık deplasman galibiyeti hasretine son vermiş oldu.

Bu sonuçla Fenerbahçe Beko derecesini 9-7 yaptı ve 5. sıraya yükseldi. Alba ise 3-13 ile 17. sırada kaldı.

MAÇIN TÜM İSTATİSTİKLERİ İÇİN TIKLAYINIZ.

Sarı lacivertlilerde Scottie Wilbekin 20 sayı (5-11 üçlük), 3 ribaund, 6 asist ile yıldızlaşırken, Georgios Papagiannis 15 sayı, 2 ribaund, Johnathan Motley 14 sayı, 6 ribaund ve Tyler Dorsey 12 sayı ile galibiyeti getiren diğer isimlerdi. Tabi maestro Nick Calathes’e de bir parantez açmak lazım; 4 sayı, 5 ribaund, 13 asist ile galibiyetin x-faktörüydü o da.

Alman ekibinde ise Sterling Brown 15 sayı, 5 ribaund, Matt Thomas 13 sayı, Yanni Wetzell 12 sayı ve Gabriele Procida 11 sayı ile direnen başlıca isimlerdi.

EDİTÖR YORUMU:

Ev sahibi ekip beklendiği gibi Barcelona galibiyetinin morali ve özgüveni ile maça agresif bir başlangıç yaptı. Sertaç’dan bulduğumuz 4 sayı dışında başka skor bulamadık ilk 5 dakika boyunca! Wilbekin’in sorumluluk alması ve kenardan gelen Madar’ın potaya yaptığı ataklarla hücumda kendimize geldik. Ancak Alba’nın yüksek temposunu durdurmak yerine biz de onlara atarak cevap vermeyi seçince dengeyi bozamadık. Tam 11 farklı oyuncumuza süre verdiğimiz ilk 10 dakikayı 26-24 geride tamamladık. İkinci çeyreğin başında yaptığımız basit top kayıpları potamızda hızlı hücum sayılarına dönüştü ve Alba farkı 9 sayıya çıkardı. Koç Saras’ın molası sonrası savunmada vidaları sıktık, özellikle Wilbekin ile Calathes’in yaptığı etkili savunma sayesinde 0-9’luk seriyke onlara karşılık verdik ve maça tekrar ortak olduk. Koç Gonzalez’in Koumadje’yi sahada tutmasını Papagiannis’den bulduğumuz üçlükle cezalandırdık ve tempoyu arttırıp geçiş hücumlarında da üst üste sayılar bularak soyunma odasına 47-51 önde girdik.

İkinci yarının başında da Papagiannis üçlük atışlarına kaldığı yerden devam ederken, içeriden sayıları da ekledi ve farkı açmamıza liderlik ettik. Wilbekin’in sazı eline alarak hücumda takımımıza liderlik ettiği üçüncü çeyrekte yakaladığımız 19-5’lik nefis seri sayesinde farkı 17 sayıya çıkardık. Ardından oyunu biraz rölantiye aldık ama yine de ilk 30 dakikayı 59-72 gibi net bir skorla önde geçmeyi bildik. Final çeyreğinin başında Alba’nın baskılı savunması karşısında basit top kayıpları yaptık yine ve bunları hızlı hücum sayıları ile değerlendiren Alman ekibi farkı tek hanelere çekti. Calathes’in tecrübesini konuşturup takımın kontrolünü ele almasıyla beraber toparlandık. Yunan maestronun asistleriyle gerek geçiş hücumlarında gerek set hücumlarında istediğimiz sayıları bularak rakibin direncini kırdık. Ayrıca Wilbekin ile beraber ön alanda Alba kısalarına yaptıkları baskılı savunma sayesinde de tempoyu istediğimiz gibi kontrol ettik. Son bölüme 11 sayı farkla önde girdiğimiz maçta rakibin fazla yaklamasına izin vermedik ve 9 sayı farkla kazandık.

İstediğimiz gibi başlayamadığımız ve deplasman kabusu devam mı edecek dediğimiz maçın özellikle üçüncü çeyreğinde sertleştirdiğimiz savunma, Papagiannis’in kritik üçlükleri, Calathes’in asistleri ve Wilbekin’in skorer oyunu eşliğinde 6 maçlık deplasman mağlubiyet serimize son vermiş olduk. Sezonun ikinci deplasman galibiyetini de Almanya’da alan Fenerbahçe’nin Berlin’de Mercedes-Benz Arena’yı dolduran gurbetçi taraftarlarına da ayrıca teşekkür etmesi lazımdı, adeta Ataşehir’de gibi oynadılar onlar sayesinde.