Maç Sonu Analizi: Fenerbahçe, Evinde Kızıl Yıldız Karşısında Soğuk Bir Duş Aldı!

Maç Sonu Analizi: Fenerbahçe, Evinde Kızıl Yıldız Karşısında Soğuk Bir Duş Aldı!

11 Ekim 2025 Kapalı Yazar: baskethaber basket

Euroleague 3. hafta mücdelesinde temsilcimiz Fenerbahçe Beko, konuk ettiği Kızıl Yıldız‘a 86-81 yenilerek sezonun en beklenmedik sonuçlarından birine imza attı.

Ioannis Sfairopoulos’un ayrılığı sonrası geçici bir “reaksiyon takımı” kimliği kazanan Kızıl Yıldız, sahaya çok daha yüksek enerjiyle çıktı ve bu enerjiyi özellikle savunma-transition geçişlerinde avantaja çevirdi. Fenerbahçe Beko ise maç boyunca geriden gelmek zorunda kaldı; son çeyrekteki Bonzie Colson liderliğindeki geri dönüş çabası sonuç vermedi.

🔥 Kızıl Yıldız’dan Koç Değişikliği Etkisi: Savunma, Tempo ve Tutku

Kızıl Yıldız, teknik adam değişikliğinin hemen ardından klasik “psikolojik sıçramayı” yaptı. Takım, yeni bir sayfa açma motivasyonuyla ilk dakikadan itibaren rakibinden daha istekli oynadı. Özellikle ilk çeyrekte Fenerbahçe’nin geri koşmadığı her pozisyonu cezalandırarak maça adeta fırtına gibi başladı.

  • İlk 3 dakikada 12-4 öne geçen Sırp ekibi,
  • Maçın daha başında tempo kontrolünü tamamen eline aldı.

Kızıl Yıldız’ın hızlı hücumlarda gösterdiği karar verme hızı, Fenerbahçe savunmasını sürekli dengesiz yakaladı. Mikael Jantunen ve Chima Moneke ikilisi, ribaundlarda üstünlük kurarak Fenerbahçe’nin yarı saha düzenine yerleşmesini engelledi.

Bu dönemde Talen Horton-Tucker (19 sayı) hem yönlendirici hem bitirici olarak etkiliydi. Özellikle potaya yaptığı sert penetrelerle savunmayı parçaladı. Kızılyıldız, ilk çeyrekte Fenerbahçe’ye yalnızca 3 saha içi isabet izni vererek planlı bir savunma disiplini ortaya koydu.

🟡 Fenerbahçe’nin Dağınık Başlangıcı: Serbest Atışlarlar Hayatta Kalma Çabası 🧩

Fenerbahçe, Jasikevicius yönetiminde set hücumlarında genellikle sabırlı bir takım olarak bilinse de bu maçta ritim tamamen bozuldu. İlk yarıda serbest atışlara bağımlı bir hücum ortaya çıktı.

  • İlk yarıda 26 kez serbest atış kullandık,
  • Bu atışlardan 18 isabet bulduk,
  • Ancak saha içinden yalnızca %30 isabet oranında kaldık.

Bu tablo, Fenerbahçe’nin akıcılıktan uzak, temposuz bir hücum sergilediğini gösterdi. Özellikle Baldwin’in devreye girememesi, Hall’un top kayıpları ve Melli’nin savunmada geç reaksiyon vermesi takımın ritmini bozdu.

Jasikevicius’un erken aldığı molalar bile ritim sorununu çözemedi. Fenerbahçe hücumda spacing konusunda sıkıntı yaşadı; oyuncular çoğu zaman aynı bölgede toplanarak Kızılyıldız’ın yardım savunmasına davetiye çıkardı.

⚡ İkinci Yarı: Talen Horton-Tucker’ın Şovu ve Fenerbahçe’nin Reaksiyonu

Üçüncü çeyrekte Fenerbahçe daha sert bir savunmayla başladı, farkı tek hanelere indirdi. Ancak bu reaksiyon uzun sürmedi. Kızılyıldız, yine Horton-Tucker’ın yönlendirdiği geçiş hücumlarıyla momentumu geri aldı.

Tucker’ın smacı (53-39) maçın enerjisini belirleyen anlardan biriydi. Bu sekans, sadece bir sayı değil, Kızılyıldız’ın psikolojik üstünlüğünü de simgeliyordu.

Fenerbahçe bu çeyrekte 13 sayıya izin verse de hücumda düşük yüzdede kaldı. Savunma performansı artmasına rağmen, hücum organizasyonunda süreklilik sağlanamadı. Jasikevicius’un kenardan yaptığı rotasyonlar – özellikle Madar ve Dorsey’in kısa süreli katkıları – farkı kapatmaya yetmedi.

🔥 Bonzie Colson ve Son Çeyrekteki Umut Kıvılcımı 💫

Fenerbahçe son periyotta mücadeleyi bırakmadı. Hücumda Bonzie Colson (18 sayı, 4/6 üçlük) öncülüğünde yeniden nefes aldı. Tam saha baskıya geçen Fenerbahçe, Kızılyıldız’ı 6 dakika kala hataya zorladı ve farkı 5 sayıya (64-59) kadar indirdi.

Kritik anlarda Colson’un köşe üçlükleriyle fark bir ara 3 sayıya (72-69) kadar düştü. Ancak bu noktada Kızılyıldız’ın enerjisi yeniden devreye girdi. Chima Moneke ve Dos Santos’un çizgiden gelen soğukkanlı serbest atışları, ev sahibinin geri dönüşünü engelledi.

Fenerbahçe, bitime 44 saniye kala farkı 3’e (78-75) indirse de, savunmada Codi Miller’ın potaya rahat gidişine engel olamadı. Kalan saniyelerde yapılan fauller sonucu fark yeniden açıldı ve maç 86-81 ile Kızılyıldız’ın oldu.

🧠 Analiz: Fenerbahçe’nin Sorunları, Kızıl Yıldız’ın Kazanma Planı

🟡 Fenerbahçe Beko
  • Hücumda tempo eksikliği ve top paylaşımında kopukluk dikkat çekti.
  • 44 serbest atış kullanmak, penetre agresifliğini gösterse de dış şutların yetersizliği (5/21 üçlük) ciddi bir problem oluşturdu.
  • Jasikevicius’un sisteminde hala “doğal lider” eksikliği hissediliyor; özellikle Baldwin ve Horton-Tucker’ın birlikte sahada olduğu anlarda karar mekanizması tıkanıyor.
  • Talen Horton-Tucker 19 sayı, 2 ribaund, 3 asist, Bonzie Colson 19 sayı, 2 ribaund ve Mikael Jantunen 15 sayı, 5 ribaund ile direnen başlıca isimlerdi.
🔴 Kızıl Yıldız
  • Koç değişikliğinin ardından savunma kimliğiyle maça damga vurdu.
  • Miller-McIntyre ve Dos Santos’un yönlendirdiği hızlı hücumlar fark yarattı.
  • Rotasyonda herkesin rolünü bilmesi (Carter’ın 15 sayı, Moneke’nin çift yönlü katkısı) takımı dengeledi.
  • Chima Moneke 20 sayı, 12 ribaund ile double-double performansına imza atarken, Tyson Carter 15 sayı, 2 ribaund, 3 asist, Donatas Motiejunas 13 sayı, 6 ribaund, Jordan Nwora 11 sayı, 4 ribaund ve Codi Miller-McIntyre 10 sayı, 3 ribaun, 7 asist ile galibiyeti getiren başlıca isimlerdi.

🏁 Sonuç: Kızıl Yıldız Ateşi Yeniden Yaktı 🔥

Kızılyıldız, İstanbul’da hem mental hem taktiksel olarak daha diri bir takım görüntüsü verdi. Bu galibiyet, sadece sezonun ilk kazanımı değil, aynı zamanda takımın yeniden inşa sürecinin başlangıcı olabilir.

Fenerbahçe açısından ise bu mağlubiyet, erken uyarı niteliğinde. EuroLeague’in ilk haftalarında evinde kaybedilen bu tarz maçlar, ilerleyen dönemde sıralama açısından pahalıya mal olabilir.

Bonzie Colson’un performansı umut vericiydi, ancak Kızılyıldız’ın “daha çok isteyen takım” olması sonucu belirledi.