Seri Analizi: Anadolu Efes – Pınar Karşıyaka (2023 BSL Finali)

Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi‘nde final heyecanının başlamasına artık saatler kaldı.

8 yıl aranın ardından final serisinde yeniden Anadolu Efes ile Pınar Karşıyaka kozlarını paylaşacaklar. Saha avantajının Efes’de olacağı ve toplamda 3 galibiyet elde edenin kupayı kaldıracağı bu zorlu seriyi gelin birlikte mercek altına alalım, keyifli okumalar.

Tempo Tempo Tempo

Ligimizin en skorer iki takımını final serisinde izleyeceğiz! Efes ortalama 88.5 sayı ile ikinci, Karşıyaka ise 89.4 sayı ortalaması ile bu alanda liderlik koltuğunda oturyor. Diğer yandan hücum reytingi sıralamasında Efes 123.1 ile zirvede yer alırken İzmir ekibi ise 121.2 ile 4. sırada yer alabildi. Bunun nedeni Efes’in yüksek tempoda çok daha verimli, çok daha yüzdeli oynayabilmesi.

Bir başka deyişle Efes maç başına saha içinden 61.7 deneme yapıyor bu alanda ligin en az atış kullanan 4. takımı. Ancak buna rağmen yüzde 51 ile sahaiçi atış yüzdesi en yüksek olan takımı ki belirttiğim gibi en skorer 2. takım aynı zamanda! Dolayısıyla maç boyunca tempoyu forse edip, geçiş hücumlarında erken birebirlerle ya da tepe ikili oyunları ile etkili olmaya çalışacaklardır. Karşıyaka’nın da tempoyu ne kadar çok sevdiğini biliyoruz ancak onlar yarı sahada uyguladıkları baskılı savunma ile bu tempoyu bulmak istiyorlar, yani savunma kaynaklı koşmayı daha çok tercih ediyorlar. Bunun için de Efes’i yarı sahada çabuk yerleşerek karşılamak, önce ilk akını durdurmak zorundalar!

Guardların Savaşı

Tempo demişken elbette iki takımın da elinde yıldız kısalar var. Ancak Efes’in bu alanda daha şanslı olduğunu belirtebiliriz. Hem ellerinde Micic ile Larkin gibi iki süper yıldız var hem de Bryant ile Clyburn, Fenerbahçe serisinde tam olarak alev almışlardı. Bu seriye de çok formda geliyorlar. Bu dörtlünün hücumda birbirlerini ne kadar iyi tamamladıklarını, genelde bir tanesi kötü günündeyken diğer üç tanesinin onun yerine de sazı alarak skoru sırtladıklarını gördük. Bu arada Clyburn elbette bir guard değil ama kısalar kadar dribbling üstünden skor üretebiliyor olmasıyla beraber onu da bu sınıfa eklemek lazım.

Karşıyaka cephesinde ise kağıt üstünde etkili kısalar olsa da McCollum’un son maçlarda kendisine gelmesi sayesinde biraz rahatladıklarını belirtelim. Brown ile Angola, Telekom serisinde zaman zaman devreye girseler de istikrarı koruyamamışlardı. Kenan ve Thomas’dan hem savunmada hem de hücumda gelen x-faktör katkısı olmasa Telekom kısaları karşısında sınıfta kalacaklardır. McCollum da neredeyse sadece son maçta beklenen süper yıldız modunu açabilmişti. Özetle Efes’in formda kısalarına karşı 3 ismin de toparlayıp kendi standartlarına çıkmaları şart.

Kadro Derinliği

Efes bu sezon yerli rotasyonundan neredeyse hiç katkı alamıyor. Larkin ve Furkan dışında Fenerbahçe serisinde başka bir isimden farkı alamamışlardı. Dolayısıyla bu iki isim artı 5 yabancıdan oluşan 7 kişilik dar bir rotasyonu tercih ediyor koç Ataman. Bu onlar için genelde bir avantaj olsa da yüksek tempolarda yorgunluğa ve savunmada düşmelere de neden olabilyor. Bu seride de ben koç Ataman’ın yabancı seçimlerinde fazla değişikliğe gideceğini düşünmüyorum. Belki Pleiss ile Zizic değişebilir zaman zaman ya da takımı kısaltarak M’Baye yerine Beaubois denemesi yapabilir ama Clyburn, Bryant, Micic üçlüsünden vazgeçilmeyeceğini net olarak söyleyebiliriz ki zaten Larkin ile beraber bu dörtlü takımın ana silahları konumundalar.

Karşıyaka ise daha derin bir rotasyonla oynuyor. Koç Sarıca geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi yerli rotasyonunu da verimli şekilde kullanıyor. Finale kadar da bir çok oyuncusunu devreye sokup ritim bulmalarını sağladı. 5 yabancı oyuncu dışında, Kenan, Thomas, Deniz, Berkan’dan da faydalanarak rotasyonu 9 kişiye çıkarıyor genelde. Baskılı savunmayı seven ve zaman zaman oyunu sertleştirmek için faullere de başvuran bir takım olarak bu 4 yerli oyuncunun kenardan getirdiği enerji ve savunma direnci onların Efes karşısında da önemli kozlarından biri olacak.

Seri Tahmini

Efes, Euroleague’de hayal kırıkları ile geçen bir sezonun ardından düşük konsantrasyonla başlamıştı play-off’lara. Nitekim yarı final serisinin ilk maçında da ezeli rakipleri Fenerbahçe karşısında tamamen dağılmışlar ve tam 42 sayı fark yemişlerdi! Ama belki de sarı lacivertliler o maçı böyle farklı kazanarak büyük bir hata yaptılar, uyuyan devir uyandırdıla adeta. Efes sonrasında üst üste 3 maçı kazanarak ne kadar motive olduğunu gösterdi ve koç Ataman ile beraber oyuncular da artık şampiyonluk hedefine inanmış durumdalar. Evet Karşıyaka da Telekom gibi önemli bir rakibi üst üste 3 kere yenerek buraya geldi ama seri avantajına sahip değiller. Efes artık çok farklı bir motivasyonla oynuyor Karşıyaka’yı da son derecede ciddiye alarak Sinan Erdem’deki ilk 2 maçta hata yapmayacaklarını düşünüyorum. Beklentim herkesin evinde kazanması ve son sözü Efes’in evinde söyleyerek 3-2 ile şampiyonluğa ulaşması.