İDDİA: Anadolu Efes, Uzun Rotasyonuna Williams’ı Eklemek İstiyor

Turkish Airlines Euroleague ekiplerimizden Anadolu Efes, gelecek sezonun hazırlıklarına iç transferlerle başlamıştı.

Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi‘nin son şampiyonu Anadolu Efes, Almanya’dan farklı kaynakların doğruladığı habere göre Trevion Williams ile ilgileniyor. Hem Jones hem de Pleiss ile yollarını ayırması beklenen lacivert beyazlıların pota altında takviye yapması gerekecek.

2.08 metre boyunda olan 2000 doğumlu Amerikalı uzun, Ulm forması ile EuroCup’daki çaylak sezonunda görev aldığı 18 maçta 14.8 sayı, 10.8 ribaund, 4.4 asist, 1.2 top çalma istatistikleriyle yılın en iyi beşine seçilmeyi başarmıştı. BBL’de ise 38 maçta 14.1 sayı, 8.6 ribaund, 2.8 asist ortalamaları ile katkı verdi.

OYUNCU ANALİZİ:

Purdue çıkışlı olan Williams, profesyonel kariyerine G-League’de başlamış ve geçen yaz Avrupa’ya gelerek Ulm ile kontrat imzalamıştı. Çaylak sezonunda EuroCup’a damgasını vuran genç uzun, yakaldığı istatistiklerle dikkatleri üstüne çekmiş, nitekim yılın en iyi beşine seçilmişti. Gelin onu biraz daha yakından tanıyalım. Keyifli okumalar.

Her zaman olduğu gibi öncelikle artılarına bir göz atalım. Atletik özellikleri ve mobilitiesi ile beraber yüksek basketbol IQ’su ve enerjisi sayesinde çok yönlü bir silaha dönüşmüş durumda. Bir uzuna göre saha görüşü gayet iyi, gerek alçak posttan dışarı çıkardığı paslar gerekse kısa devrilmelerde takım arkadaşlarına yaptığı servisler dikkat çekti bu sezon. Alçak post demişken Amerikalı uzunların bir çoğunun aksine geleneksel pivotlar gibi sırtı dönük silahları var, özellikle çengel atışlar öne çıkan silahı. Bunun yanında yüzü dönük de çevikliği sayesinde birkaç dribbling üstünden potaya gidebilme yetisine sahip. EuroCup sahnesinde onu değerli kılan en önemli özelliklerinden biri de hücum ribaundları oldu ki bu sayede toplam ribaundlarda sezon lideriydi zaten! Savunma tarafına bakalım biraz da. Fiziksel artıları sayesinde hem alçak postta rakipleri göğüsleme hem de savunma ribaundlarında önemli bir silah. Ayrıca bir uzuna göre çabuk ellere sahip, bu nedenle de top çalma departmanın katkısı yüksek. Ayrıca zamanlaması da ortalamanın üstünde, bu da onu aynı seviyede iyi blok tehditi yapıyor. Tıpkı rakip pota altında olduğu gibi kendi potasının altında bir ribaund canavarı.

Gelelim geliştirmesi gereken noktalara. Öncelikle ikili oyunlarda devrilmeler sonrasın bitirişlerde smaç pozisyonları dışında istikrarlı değildi. Denge konusunda ve yumuşak bilekler konusunda eksikti. Bilekler demişken dış şut tehditi de sınırlı ve istikrarsız. Ancak gelişime açık, üçlük tehditi konusunda potansiyeli olduğunu belirtelim. Bu sayede de perde sonrası dışa devrilme silahını da devreye alabilir. Serbest atışlar geliştirmesi gereken bir diğer nokta (Eurocup: yüzde 64.9), çember altında bu kadar vakit geçiren bir uzun için kolay sayı fırsatlarını değerlendirmeli. Atletik özellikle Avrupa basketbolu için yeterli ancak patlayıcılık seviyesi eksik kalabiliyor, kendisi gibi atlet oyunculara karşı bu nedenle zorlanabiliyor. Saha görüşü iyi olan ve basketbol IQ’su yüksek bir isim dedik ama karar verme mekanizması henüz tam oturmuş değil, bu da basit top kayıplarına neden olabiliyor. Savunma tarafında ise adam değişme savunmasına halen tam olarak adapte olabilmiş değil, ayakları ağır kalıyor. Dolayısıyla ikili oyun savunmalarında rotasyon sorunu yaşayabiliyor, yardım savunmalarında geç kalabiliyor. Patlayıcılık ve ayak oyunlarındaki eksiklik hücumda olduğu gibi savunmada da canını sıkabiliyor.

Özetlemek gerekirse, Williams basketbolda görülen bir IQ-pas-skor-güç kombinasyonunu yeteneklerinde barındırıyor, yüksek potansiyele sahip. Bu da onu Euroleague basketbolu için gerçek bir cevher haline getiriyor. Ulm ile ülkesi dışında ilk geçirdiği sezon onun yiçin yeni bir kelşifti tabi ama hemen uyum sağladı ve oyunun her iki tarafında da istikrarlıydı, yüksek verimli bir uzun olduğunu kanıtladı. Üst düzey kulüpler için izlenmesi gereken bir oyuncu. Temsilcimiz Jones ya da Oturu’dan biriyle yollarını ayıracaksa, Williams’ı kesinlikle kaçırmamalı.